Bakan Zeybekci gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Biz gazetecinin doları kurundaki yükselişi sorması üzerine Bakan Zeybekci şu yanıtı verdi:

"Kurla ilgili bu güne kadar hiç rakam telaffuz etmedim. Türkiye gerek toplam borç yapısı itibariyle, gerekse bankalarımızın yapısı itibariyle, gerekse de Türkiye'nin kısa vadeli yurtdışı borçları ve mükellefiyetleri anlamında baktığımız zaman; bu konuda hiç kimse 'ey Ekonomi Bakanı sen yanlış söylüyorsun, yalan söylüyorsun' diyemez. Rakamlar ortada çünkü. Türkiye'nin endişe duymasını gerektirecek hiçbir şey yoktur. Ekonomi seçimleri sevmez, son 1.5 yıl için 3 seçim yaptık ve bir tane daha erken seçim ihtimalinin olduğu bir ortamda ekonomik göstergeler veya ekonomik ihtiyaçlar öyle bir endişeyi gerek duyurmasa bile; bazı fırsatçılar veya bazı hassas dengeleri olup da, bundan endişe duyan tez canlıların yüzünden bazı hareketler olabilir."

"FAİZ İNDİRİMİYLE İLGİLİ, FAİZİ AŞAĞIYA ÇEKMEKLE İLGİLİ BEKLENTİMİZ YOK"

Bakan Zeybekci, yarın gerçekleşecek Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Toplantısı'nın hatırlatılması üzerine ise şunları kaydetti:

"Daha çok yatırım yapmamız lazım, daha çok üretmemiz gerekiyor. Bunun içinde en önemli enstrüman, finansman kaynaklarının bol ve ucuz olması gerekiyor. Buradan yola çıkarak faizlerinde bu seviyede Türkiye'de hem bol kaynak, hem de ucuza ulaşmak için faizlerinde düşük olması gerekiyor. Şu anda olduğu seviyelerden daha aşağıda bir yerlerde olması gerekiyor. Ama şu anda Merkez Bankası'nın faizlerle ilgili elinin, bundan 3 ay, 5 ay öncesine göre daha rahat olduğunu söylemek zor. Bizim böyle bir beklentimiz yok yani faiz indirimiyle ilgili, faizi aşağıya çekmekle ilgili beklentimiz yok."

SEÇİMLERİN MALİYETİ

Bakan Zeybekci bir gazetecinin seçim maliyetinin sorması üzerine, "Seçimlerin masrafı anlamında bir maliyeti tartışmak Türkiye'ye haksızlık olur" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani nakliye masrafı, mesai parası, kağıt parası diye bakılırsa son derece sığ, Türkiye'de tartışılmaması gereken bir konudur. Seçimleri ekonomi genel itibariyle sevmez. Seçimler yaklaştığı için 'faizler artarsa, kur artarsa, bunun şu kadar maliyeti olur' demek sonuçlanmamış olan bir işi maliyetleymiş olursunuz. Yıllara bakmak lazım, 2015'i kaybederiz, 2016'yı kazanacaksak, 2023'ü kazanacaksak, gelecek günleri kazanacaksak böyle şeyleri Türkiye'de; siyasetin veya milli iradenin oluşmasında 'maliyeti var bu işin, masrafları var, o zaman milli irade oluşmasın mı, millette bir daha gidilmesin mi?' gibi soruları beraberinde getirir."

"HİÇ BİR MALİYET CAN MALİYETİNDE DAHA PAHALI DEĞİLDİR"

Bir gazetecinin terör operasyonlarının maliyetleri sorusuna ise Nihat Zeybekci şöyle yanıt verdi:

"Terörle mücadelenin maliyeti, Türkiye'nin birliği ve beraberliğine, Türkiye'nin kardeşliğine, ülkenin, vatanın bölünmezliğine yan gözle bakan veya buna karşı bir hareket içinde bulunan her ne varsa; bu güne kadar milyonlarca şehit vererek biz bu ülkeyi vatan haline getirmişiz. Hiç bir maliyet can maliyetinde daha pahalı değildir. Onun için, canların kaybolmaması için gereken her ne maliyet varsa ülke olarak bunlara katlanacağız. Onun için de hiç saymayacağız. Ne kadar masraf, ne oldu, ne harcandı, devletin kendi disiplini içinde tabi ki bunların kayıtları vardır, ödenekler, harcırahları vardır. Ama bu ülkede hiç kimseye vatanın birliği için, ülkenin birliği için, birlik beraberliğimizin, kardeşliğimizin devamı için bu ülkeye kast edenlere karşı savunma harcamalarımızın maliyeti ne kadar diye sorulması... Asla bu ülke bunu sormamalı, bu gözle bakmamamız gerekiyor.