SÖZCÜ EĞİTİM
Okullar yakında açılıyor, okul zili çalacak ve çocuklar büyük bir heyecanla yine okul yoluna koyulacaklar. Öğrenciler, öğretmenler ve aileler yarınlara dair uçsuz bucaksız hayaller kuracaklar. Yürekler bir kere daha pürtelaş duygularla çarpacak ve okul kapıları umutla açılacak. Okul bahçeleri öğrencilerin sevinç çığlıklarıyla dolacak.
Evet her yıl ülkemizde yaklaşık 18 milyon öğrenci okula gidiyor. Bu sayı okul öncesi ve yaygın eğitimle birlikte 27,5 milyona ulaşıyor. Bu rakamlar birçok ülkenin nüfusundan daha fazla. Ve beraberinde pek çok sorun getiriyor.
Okullar kapılarını açarken ülke genelinde yaşanan terör ve şiddet olayları bölgesel risk ve tehditleri de gündeme taşıyor. Terör eylemlerinin meydana geldiği bölgelerde ve özellikle bazı metropollerde kent merkezlerine yönelen şiddet olayları nedeniyle kent güvenliği kadar okul güvenliğinin sağlanması da önem kazanıyor.
VELİLER, ÖĞRENCİLERİN YOLUNU ENDİŞEYLE GÖZLÜYOR!
Bireylerin, okullardaki güvenlik durumuna dair algıları ve beklentileri hiç de olumlu değil. Ailelerin %73’ü okullardaki güvenlik ortamından endişe duyuyor. Bu durum öğrencilerin evden okula gitmek üzere yola çıkmaları ile başlayan ve okulda geçirdikleri zaman sonrası eve dönüşlerine kadar geçen süreçlerde karşılaşabilecekleri risk ve tehlikelere karşı bilinçli ve hazırlıklı olunmasını gerektiriyor. Okul yolundaki güvenlikten duyulan endişe çocuğu okula yürüyerek ya da toplu taşıma araçlarıyla gidenlerde %80’e ulaşıyor. Okul servisi ile ulaşım sağlayan öğrenci velilerinin de yarısı çocuğunun yolda güvenliğinden endişe ediyor. Bu algının düzeltilmesi için ise okulların ve kolluk gücünün etkin önlemler almasının yanında okul-aile-toplum işbirliğinin geliştirilmesini gerektiriyor.
OKULLARDA GÜVENLİK ALGISI
Bu noktada öğrenci, öğretmen ve okul çalışanlarının fiziksel, psikolojik ve sosyal bakımdan kendilerini iyi ve güvende hissettikleri bir okul ikliminin oluşturulması önem kazanıyor. Ek olarak velilerin yarısı okul binalarını fiziki olarak güvensiz buluyor.
Her 4 veliden 3’ü çocuğu okulda olduğu saatlerde güvenliğinden endişeleniyor.
Her 10 veliden 6’sı, okullarda öğrencilerin birbirlerine şiddet uyguladıklarını ve sözlü olarak tehdit ettiklerini düşünüyor. İstanbul’da yaşayan her 2’i kişiden 1’i okul yöneticileri ve öğretmenlerin güvenlik konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip olmadığını düşünüyor.
OKULLAR AÇILMADAN GÜVENLİK STANDARTLARI İYİLEŞTİRİLMELİ!
Yaklaşık olarak her 2’i kişiden 1’i, okul yöneticileri ve öğretmenlerin güvenlik konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip olmadığını düşünüyor. Okul yolu risk ve tehlikelerle dolu olsa da alınacak önlem ve denetimlerle bu riskleri azaltmak ya da güvenli hale dönüştürmek mümkün. Okul iklimini etkileyen faktörlerin okul güvenliği ve okulun akademik başarısı ile ilişkisi öne çıkıyor. Her yıl çocuklar okullardaki fiziki ve mimari güvenlik standartlarının iyileştirilmemesinden can güvenliği riski yaşıyor. Çok sayıda yaralanma olayı yaşanıyor. Kullanılan malzemelerin ve fiziki düzenlemelerin yeterli ve kaliteli olmaması yüzünden birçok sorun ortaya çıkıyor. Lavabonun ya da bir dolabın üstüne düşmesi sonucu yaralanan, hayatını kaybeden çocuklardan tutunda, bayrak direğinin ya da kale direğinin başına düşmesi sonucu hayatlarını kaybeden öğrencilere kadar yaşanan birçok olay bu sorunun tehlikesini gözler önüne seriyor. Bazı okullarda merdiven aralığından düşen, kaygan zeminlerde yaralanan, çocukların varlığı da aileleri endişeye sürüklüyor. Okullarda hijyenik koşullar ve sağlık güvenliği ile ilgili eksiklikler bulunuyor.
Okul iklimini etkileyen etmenlerin başında şiddet öne çıkarken akran zorbalığı ve siber akran zorbalığı dikkat çekiyor. Okullardaki şiddetin nedenleri arasında ailede değerler eğitiminin yetersizliği, okulun çevresel kültürü ve aile içi şiddet önemli rol oynuyor. Bağımlılık ise, gerek madde bağımlılığı gerekse teknoloji bağımlılığı olarak risk ve tehdit oluşturuyor.
SİBER AKRAN ZORBALIĞINA DİKKAT!
Güvenlik dediğimizde üzerinde durulması gereken bir diğer başlık akran zorbalığı. Akran zorbalığı okullarda meydana gelen şiddet olayları içerisinde en yaygın olanı. Siber akran zorbalığı da bilişim çağının ve bilgi teknolojilerinin yarattığı bir zorbalık çeşiti olarak okullarda şiddet riskini artırıyor. CSG-2014-Güvenli Okul Siber Akran Zorbalığı araştırması da bunu ortaya koyuyor. Her ne kadar pek çok araştırmada teknoloji ve bilişim teknolojisi araçları bilgiye ulaşmayı, sosyalleşmeyi tetikleyen güç olarak gösterilse de, bu araştırmada öğrencilerin siber zorbalığa maruz kaldıkları ve siber zorbalık davranımını sergiledikleri de görülüyor. Bu nedenle öğrencilere ve öğretmenlere internet ve bilgi güvenliği ile ilgili eğitimler verilmesi faydalı olacaktır.
ÖĞRETMEN MOTİVASYONU BAŞARIYI SAĞLAR
Okul güvenliği dediğimizde bir diğer önemli nokta ise çocuklarımıza eğitim veren ve onları geleceğe hazırlayan öğretmenlerimiz. Öğretmen motivasyonu ve iletişimi okul ikliminin olumlu olmasında büyük önem taşıyan bir etken. Kendini mutlu hisseden öğretmen bunu herkese yansıtır. Okul müdürü okulun lideridir. Yöneticilerin, öğretmenlerin ve ailelerin de kendini iyi hissettiği, okula mutlu geldiği bir iklimin oluşturulması önemlidir.
Evet okullar Eylül’de açılıyor. Mutlu bir okul iklimi için eksikliklerin giderilmesi gerekiyor. Bunun içinde fiziki, mimari, sağlık, güvenlik, acil durum yönetimi ve servis güvenliği gibi güvenli okul konseptinin gerektirdiği tüm enstrümanların ve bileşenlerin gözden geçirilerek, risk haritalarının oluşturulması ve güvenli bir okul ikliminin yaratılması gerekiyor.
Osman ÖZTÜRK
E. Emniyet Müdürü
BAU Özel Güvenlik ve Koruma
Genel Koordinatörü
YORUM YAZ